28 Şubat 2012 Salı

İyi misiniz?

Her gün bir sürü faaliyette bulunuyoruz, yüzlerce düşünce geçiyor aklımızdan, birçok duyguya kapılıyoruz. Yolda yürürken aniden önümüze çıkan bir arabaya öfkelenebiliyor, telefonla konuşurken onu ne kadar özlediğimizi hissedebiliyoruz. Düşüncelerimizin, yaptıklarımızın ve hissettiklerimizin sonucunda yaşananların yüzde yüz sorumlusuyuz ve bunlar aslında ne kadar iyi biri olmayı seçtiğimiz ile paralel gidiyor.
İyilik, tanımı oldukça zor olan bir kavram kuşkusuz. Evrensel ‘iyi’den bahsetmek olanaksız. Ancak iyiliğin tanımı kişiden kişiye değişse de sonunda kişiye hissettirdikleri aynı olmalı. Birini gerçekten sevmek ama karşılıksız, olduğu gibi ve çok; mutlu ederken mutlu olmak, bana güvensin, ‘elimi’ tutsun diye için ‘elimden’ geleni yapmak.. Ben iyiliğe en yakınımdaki insanlarla da hiç tanımadığım ve belki de hiç tanımayacağım insanlarla da empati kurmaya çalışarak ve dürüst olarak ulaşmayı seçtim. Bunun sonucunda huzurla uyumayı öğrendim.
Sahi siz en son ne zaman başınızı yastığa içiniz rahat bir şekilde koydunuz?